10 Nisan 2025 17:52

Eğitim sendikalarından proje okullardaki atamalara tepki: “Sadakati değil, liyakati esas alın”

Eğitim sendikaları birçok ilde yaptıkları ortak açıklama ile proje okullara yapılan keyfi atamaları protesto etti. Açıklamalarda “Sadakati değil, liyakati esas alın" denildi.

Eğitim sendikalarından proje okullardaki atamalara tepki:  “Sadakati değil, liyakati esas alın”

Fotoğraf: Evrensel

Eğitim sendikaları birçok ilde İl Milli Eğitim Müdürlüğü önlerinde yaptıkları ortak basın açıklamasıyla proje okullarda yapılan öğretmen atamalarındaki keyfi uygulamalara tepki gösterdi. Siyasi sadakatın mesleki liyakatin önüne geçtiği vurgulanan açıklamada “Sadakati değil, liyakati esas alın" denildi.

Adana’da proje okullarına atamalara ortak tepki, “Sadakati değil, liyakati esas alın”

Adana – Eğitim Sen ve Eğitim-İş Adana Şubeleri, proje okullara yapılan keyfi atamaları protesto etti. Öğrencilerin de destek verdiği eylemde konuşan sendika temsilcileri,  proje okulları görevlendirmelerinde siyasi sadakatin değil liyakatin esas alınmasını istedi.

Doktoralı, ödüllü, cezasız öğretmenler atanmıyor

Adana’da Eğitim Sen ve Eğitim-İş Adana Şubeleri, İl Milli Eğitim Müdürlüğü önünde yaptıkları ortak basın açıklamasıyla proje okullarda yapılan öğretmen atamalarındaki keyfi uygulamalara tepki gösterdi. Açıklamaya lise öğrencileri de katılarak destek verdi. Milli Eğitim Bakanlığı’nın (MEB) proje okullara yaptığı son görevlendirmeleri eleştiren Eğitim-İş Adana 1 Nolu Şube Başkanı Hatice Hazar, liyakatli, yüksek lisans ve doktora gibi akademik başarılara sahip öğretmenlerin dahi görmezden gelindiğini vurgulayarak şunları söyledi: “Bir proje okulunda 3 kadro varken, 4 kişinin başvurusu olmasına rağmen her nedense hiçbir atama yapılmamıştır. Neden? Kendinize uygun kişiyi bulamadınız mı? Çarpık sisteminiz mi yeteriz kaldı? Kıdemli birçok öğretmen, doktorası olan, yüksek lisansı olan, başarı ve üstün başarı belgeleri, maaşla ödüllendirilmesi olan, soruşturması, cezası olmayan, yıllardır aynı okulda görev yapan öğretmen atanmıyor. Neden?​”

Siyasi sadakat mesleki liyakatin önüne geçmiş durumda

Eğitim Sen Adana Şube Başkanı Fatih Toprak ise atamalarda şeffaflık ve objektifliğin tamamen kaybolduğunu belirterek şu ifadeleri kullandı: “MEB, herhangi bir objektif kritere dayanmadan, kıdem ya da mesleki yeterlilik gözetmeden istediği öğretmeni ya da yöneticiyi proje okullarına atayabiliyor. Bu da yıllardır eğitimde adalet ve hakkaniyet duygusunu yok ediyor. Siyasi sadakat, mesleki liyakatin önüne geçmiş durumda.”

Toprak, atama sisteminin siyasi kadrolaşmanın bir aracı haline geldiğini belirterek, yandaş sendikalara yakın isimlerin kayırıldığını dile getirdi. 2025 atamalarında da bu durumun değişmediğini söyleyen Toprak, "Yüzlerce nitelikli öğretmen ve yönetici hak ettikleri halde ‘Bakanlık takdiri’ ile dışlanmıştır" dedi.

Her iki sendika adına yapılan açıklamalarda Milli Eğitim Bakanlığı’na şu çağrılar yapıldı:

  • Proje okulu ayrımına son verilsin.
  • Atama ve görevlendirme süreçleri tek bir yönetmelikle, objektif ve sürdürülebilir ilkelere göre düzenlensin.
  • Liyakati ve şeffaflığı esas alan bir sistem oluşturulsun.
  • Öğretmenler, atama ölçütleri hakkında zamanında ve açık şekilde bilgilendirilsin.
  • Proje okullarına atamalarda torpil ve siyasi referans değil, adalet ve mesleki yeterlilik esas alınsın.
  • Proje okullarına atanacak öğretmenlerin tayin hakları, genel sistem içinde değerlendirilsin.
  • Bakan’a tanınan keyfi yetkiler sınırlandırılsın; atamalarda bağımsız ve liyakat temelli komisyonlar görev alsın. (Evrensel)

Bursa’da sendikalar proje okul atamalarını protesto etti: Eğitim kurumları iktidarın arka bahçesi değildir!

Fotoğraf: Evrensel

Bursa – proje okullarına yapılan atamalara tepki gösteren eğitim sendikaları atamalarda liyakatin hiçe sayıldığını belirterek; “Atamalar tamamen siyasi ve idari takdirle şekillenmiştir” dedi.

Bursa İl Milli Eğitim Müdürlüğü önünde bir araya gelen Eğitim Sen, Eğitim İş ve Hürriyetçi Eğitim Sen üyeleri, “MEB Proje Okullarını bir siyasi parti ve yandaş sendikanın arka bahçesi gibi kullanmaya devam ediyor” ifadelerini kullandı.

“Eğitimde eşitlik, adalet ve bilimsellik esas alınmalıdır”

Açıklamada konuşan Eğitim Sen Bursa Şube Başkanı Derviş Erdem, “2025 yılı atamaları tıpkı geçmiş yıllarda olduğu gibi yine şeffaflıktan uzak ve liyakat ilkesini hiçe sayan bir anlayışla gerçekleştirilmiştir. Proje okullarına yapılan atamalarda süreç; somut, ölçülebilir ve nesnel hiçbir kritere dayanmamakta; tamamen siyasi ve idari takdirle şekillenmektedir. Bakanlık; herhangi bir kriter ilanı yapmadan, kıdem, hizmet puanı ya da mesleki yeterlilik gibi objektif göstergelere bakmadan, istediği öğretmeni ya da eğitim yöneticisini proje okullarına atayabilmektedir. Bu uygulama, yıllardır eğitimde adalet ve hakkaniyet duygusunu ciddi anlamda zedelemekte; emek, birikim ve mesleki yetkinlik yok sayılmaktadır. Öğretmen atamalarının ve yönetici görevlendirme süreçlerinin şeffaf, denetlenebilir ve liyakat esaslı hale getirilmesi, kamusal eğitimin geleceği açısından hayati önemdedir. Eğitim kurumlarını, siyasal iktidarın arka bahçesine dönüştürmeyi hedefleyen atama politikalarından derhal vazgeçilmelidir. Eğitimde eşitlik, adalet ve bilimsellik esas alınmalıdır” dedi.

“Okullar sizin şirketiniz değil”

Eğitim-İş Bursa Şube Başkanı Engin Yurdakul ise, “Okulları, öğretmen ve öğrencileri proje, nitelikli, niteliksiz adıyla ayırmaktan derhal vazgeçin okulların sahibi değilsiniz. Buralar sizin şirketleriniz değil. Eğitimde eşitliği, adaleti, hakkı ve liyakatı öncelemek bunu sağlamak il önce Milli Eğitim Bakanlığının görevidir. Proje okulları MEB’in istediği atama projeleridir. Milli Eğitim Bakanlığı eğitimdeki sorunları çözmek yerine bilinçli olarak yeni sorunlar yaratmaya devam ediyor. Atamaya dair objektif hiçbir kriteri bulunmayan proje okulları siyasetin, yandaş sendikaların keyfi şekilde makam koltuk dağıtmak için kullandığı bir garabete dönüşmüştür” ifadelerini kullandı.

Kimin hangi gerekçeyle atandığı belirsiz”

Daha sonra söz alan Hürriyetçi Eğitim Sen Bursa 1 No’lu Şube Başkanı Abit Şenel ise şunları söyledi, “Yandaşa koltuk ayarlama sonuçları açıklandı. Bu sonuçlar ne şeffaf, ne adil ne de ölçülebilir kriterlere dayanmaktadır. Atamaların hiçbir somut kritere göre yapılmıyor oluşu zaten başlı başına sistemdeki sorunun özüdür. Kimin hangi gerekçeyle atandığı belirsiz kimin neden dışarıda kaldığı ise tamamen muammadır. Eğitim çalışanları bir kez daha emek değil kapalı kapı ardı ilişkilerin mi belirleyici olduğu sorusuyla yüz yüze kalmışlardır” dedi. (Evrensel)


Aydın Eğitiml İş Şubesi: Keyfi atamaları iptal etmeli, kayırmacılığa son vermelidir!

Fotoğraf: Evrensel

Aydın – Eğitim İş Aydın Şubesi Milli Eğitim Bakanlığının proje okulu atamalarındaki kritere dayalı olmayan keyfi atamaların iptal edilmesi ve kayrımcılığa son verilmesi ile ilgili Aydın Efeler Gençlik Caddesi okullar bölgesinde bir basın açıklaması yaptı.

Basın açıklamasını Eğitim İş Aydın Şubesi Hukuk Özlük ve TİS sekreteri İbrahim Ilgar okudu.

Proje okullarının MEB’in istediğini atama projesi olduğunu belirten Ilgar; “Porje okullarının keyfiliğin, kayırmanın adresi haline geldiğini herkes biliyor! Milli Eğitim Bakanlığı, eğitimdeki sorunları çözmek yerine bilinçli olarak yeni sorunlar yaratmaya devam etmektedir. Atamaya dair objektif hiçbir kriteri bulunmayan proje okulları, siyasetin ve yandaş sendikaların keyfi şekilde makam, koltuk dağıtmak için kullandığı bir garabete dönüşmüştür.

Bu okullara yapılan son atamalar MEB’in kayırmacılığını ve keyfiliğini bir kez daha gözler önüne sermiştir. Proje okullarındaki binlerce öğretmenin görev süresinin neden uzatılmadığına, yeni atamaların hangi ölçütlere göre yapıldığına dair somut hiçbir kanıt bulunmamaktadır. Görünen o ki okullarımızı protokollerle cemaat ve tarikatlara teslim eden Milli Eğitim Bakanlığı, kendini tüm okulların sahibi olarak görmekte liyakati, hakkı, hukuku yok saymakta adaletsizliğin odağı olmaktadır” dedi.

MEB’in, proje okulu atamalarındaki objektif kritere dayalı olmayan keyfi atamaları derhal iptal etmesi, kayırmacılığa son vermesi gerektiğini belirten Ilgar; “Yönetici görevlendirme ve öğretmen atamalarında şeffaf bir sistem oluşturulmalıdır. Mevzuatlarda hukuk devletinin temel ilkelerinden yasallık, belirlilik, objektiflik ve sürdürülebilirlik ilkelerine bağlı kalınarak, liyakatı esas alan ölçütlerle atamalar yeniden yapılmalıdır” diye belirtti. (Evrensel)

Evrensel'i Takip Et